İçeriğe geç

İçindekiler kısmına geç

Kutsal Kitap Üzerine Bir Sohbet

Yaratıcımız Kötü İnsanları Cehennemde Yakacak mı?

Yaratıcımız Kötü İnsanları Cehennemde Yakacak mı?

YEHOVA’NIN ŞAHİTLERİ çevrelerindeki insanlarla Kutsal Kitap hakkında konuşmaktan zevk duyarlar. Sizin de Kutsal Kitaptan merak ettiğiniz herhangi bir konu var mı? Yehova’nın Şahitlerinin nelere inandığını ya da nasıl ibadet ettiklerini merak ediyor musunuz? Bu konularda öğrenmek istediğiniz herhangi bir şey varsa karşılaştığınız ilk Şahide bu soruları sormaktan çekinmeyin. Bu tür konuları sizinle konuşmaktan zevk duyacaktır.

Aşağıda göreceğiniz diyalog bir Yehova’nın Şahidinin, ziyaret ettiği biriyle arasında geçebilecek tipik bir sohbettir. Metin isimli bir Şahidin, Volkan isimli birinin kapısını çaldığını düşünelim.

Yaratıcımız Kötü İnsanları Cezalandıracak mı?

Metin: Merhaba Volkan Bey nasılsınız?

Volkan: Hoş geldiniz, iyiyim siz nasılsınız?

Metin: Teşekkür ederim iyiyim. Geçen gelişimde söylediğiniz bir şey dikkatimi çekti.

Volkan: Öyle mi, nedir?

Metin: Yehova’nın Şahitlerinin cehenneme inanmadığını öğrendiğinizde şaşırdığınızı söylemiştiniz.

Volkan: Evet, şaşırdım. Açıkçası cehenneme nasıl inanmazsınız anlayamıyorum.

Metin: Fikrinizi dürüstçe dile getirdiğiniz için teşekkür ederim. Başkalarının fikirlerini öğrenmek her zaman hoşuma gider. Aslında cehennem hakkında pek çok farklı görüş var. Siz cehennemin nasıl bir yer olduğuna inanıyorsunuz?

Volkan: Benim inancıma göre kötü insanlar öldüğünde cehenneme gider ve orada azap çeker.

Metin: Aslında birçok kişi sizin gibi düşünüyor. Sakıncası yoksa bir şey sorabilir miyim Volkan Bey? Hayatınızda hiç çok kötü bir şey yaşadınız mı?

Volkan: Evet. Beş yıl önce ablam öldürüldü.

Metin: Çok üzüldüm. Herhalde onu çok özlüyorsunuzdur.

Volkan: Tabii ki. Bir günüm bile onu düşünmeden geçmiyor.

Metin: İnsanlarla yaptığımız sohbetlerde fark ettim ki bazıları, kötülerin yaptıklarından dolayı acı çektiği için cehennemin kesinlikle olması gerektiğine inanıyor. Sonuçta bu masum insanlar, kötülerin cezalarını çektiğini görmek istiyor.

Volkan: Kesinlikle öyle! Ablamın katili ailemize yaşattıklarının bedelini ödemeli.

Metin: Böyle hissetmeniz son derece normal. Kutsal Kitap masum insanlar zarar gördüğünde Tanrı’nın da çok öfkelendiğini söyler. Yaratıcımız kötüleri cezalandıracağına söz verir. Bakın İşaya 3:11’de şöyle diyor: “Kötülerinse vay haline! Felaket! Yaptıklarının karşılığını alacaklar.” Evet, Tanrı’nın kötü insanları mutlaka cezalandıracağına güvenebiliriz.

Volkan: Ama sizin dediğiniz gibi cehennem yoksa nasıl cezalandıracak?

Metin: Güzel bir soru. Kısaca söylemek gerekirse Tanrı kötü olduğuna hükmettiği kişileri tekrar hayata gelmemek üzere yok ederek cezalandıracak. Bakın 2. Selanikliler 1:9’da ne diyor. Bu ayeti siz okuyabilir misiniz?

Volkan: Tabii. “Bu kişiler sonsuz yok oluş hükmünü giyerek Rabbin gözü önünden atılacaklar.”

Metin: Gördüğünüz gibi kötüler için umut yoktur, çünkü Tanrı onları sonsuz ölümle cezalandırır. Yani onların gelecekte tekrar yaşama ihtimali yoktur.

Volkan: Tamam ayet böyle diyor, ama yine de bu bana pek adil gelmiyor. Herkes zaten ölüyor. Kötüler daha büyük bir cezayı hak etmiyor mu?

Adalet Neyi Gerektirir?

Metin: Anladığım kadarıyla adalete önem veren birisiniz.

Volkan: Evet, hem de çok.

Metin: Bu çok güzel. Gerçek şu ki içimizde adalet duygusu var ve doğruyla yanlışı ayırt edebiliyoruz, çünkü Tanrı bizi böyle yarattı. Yaratıcımız da adalete çok önem veriyor. Ancak din adamları Tanrı’nın insanları cehennemde yakarak cezalandırdığını öğrettiğinde, aslında Tanrı’yı çok adaletsiz biriymiş gibi gösteriyorlar.

Volkan: Nasıl yani?

Metin: Yine Kutsal Kitaba bakalım. Âdem’le Havva’nın hikâyesini duymuşsunuzdur.

Volkan: Evet, Tanrı onlara bir meyveden yememelerini emretmiş ama O’nu dinlememişler.

Metin: Doğru. İsterseniz birlikte Kutsal Kitaptaki kayda bakalım. Bu olay Başlangıç 2:16, 17’de kayıtlı. Şöyle yazıyor: “Yehova Tanrı adama şu emri de verdi: ‘Bahçenin her ağacının meyvesinden dilediğin gibi yiyebilirsin. Fakat iyiyi kötüyü bilme ağacının meyvesinden kesinlikle yemeyeceksin, çünkü ondan yediğin gün mutlaka ölürsün.’” Bu ayete göre Âdem yasak meyveden yerse ne olacaktı?

Volkan: Ölecekti.

Metin: Doğru. Bir düşünün: Âdem işlediği günahla tüm insanlığın günahkâr doğmasına sebep oldu. * Böyle büyük bir suç işlemesine rağmen Tanrı Âdem’in ceza olarak cehennemde yanacağından söz etti mi?

Volkan: Hayır.

Metin: Peki Âdem’le Havva’nın cehennemde azap çekme tehlikesi olsaydı, Tanrı’nın onları uyarması gerekmez miydi? Adalet ve sevgi bunu gerektirmez mi?

Volkan: Galiba öyle.

Metin: Ayrıca Âdem ve Havva günah işledikten sonra Tanrı’nın onlara ne söylediğine de dikkat edin. Başlangıç 3:19’u okuyabilir misiniz?

Volkan: Tamam. “Alın teri dökerek ekmek yiyip sonunda toprağa döneceksin, çünkü ondan alındın. Topraksın, yine toprağa döneceksin.”

Metin: Teşekkürler. O halde Âdem öldüğünde nereye gidecekti, Tanrı ne söyledi?

Volkan: Âdem’e “Toprağa döneceksin” dedi.

Metin: Çok doğru. Birinin bir yere dönmesi için daha önceden orada olması gerekmez mi?

Volkan: Tabii.

Metin: Peki Tanrı Âdem’i yaratmadan önce Âdem neredeydi?

Volkan: Hiçbir yerde.

Metin: Doğru. Ve dikkat ederseniz Tanrı hükmünü bildirirken cehennemden bahsetmedi. Düşünün bir kere, Âdem aslında cehenneme gidecekken Tanrı ona “Toprağa döneceksin” diyor. Adil Tanrımız bunu yapar mı?

Volkan: Tabii ki hayır, bu adaletsizlik olur. Peki ama cehennem korkusu olmazsa insanlar daha çok suç işlemez mi?

Tanrı’nın Sevgisiyle Bağdaşır mı?

Metin: Aslında insanların cehenneme inandığı bölgelerdeki suç oranının diğer yerlere göre daha düşük olduğu söylenemez. Hatta bu tam tersi bir etki yaratabilir. Sizce Tanrı’nın insanlara işkence ettiğine inanan biri, işkenceyi iğrenç bir şey olarak görür mü?

Volkan: Herhalde hayır.

Metin: Tanrı’nın bu konudaki görüşünü bakın Kutsal Kitap nasıl gösteriyor. Yeremya 7:31’i siz okur musunuz?

Volkan: Tabii. “Oğullarını ve kızlarını ateşte yakmak üzere Hinnomoğlu Vadisindeki Tofet’te yüksek yerler yaptılar. Ben böyle bir şey emretmedim, yüreğimden bile geçirmedim.”

Metin: Tanrı böyle bir şeyi yüreğinden bile geçirmediyse, bundan çok daha kapsamlı bir işkenceyi de şüphesiz düşünmez ve yapmaz, öyle değil mi?

Volkan: Sanırım haklısınız.

Metin: Bir örnek düşünelim. Anladığım kadarıyla siz de bir babasınız.

Volkan: Evet, bir oğlum var, 15 yaşında.

Metin: Oğlunuzun çok isyankâr bir çocuk olduğunu düşünün. Sizi üzen bir sürü kötü şey yapıyor. Ne yapardınız?

Volkan: Onu terbiye etmeye çalışırdım.

Metin: Eminim ki ona doğru yolu göstermek için çok uğraşırdınız.

Volkan: Tabii mutlaka.

Metin: Peki diyelim ki tüm çabalarınıza rağmen sizi dinlemiyor. Sonunda muhtemelen onu bir şekilde cezalandırmaktan başka çareniz kalmadığını düşünürdünüz.

Volkan: Evet.

Metin: Peki oğlunuzun elini ateşin içine sokup yakar mıydınız?

Volkan: Tabii ki hayır!

Metin: Peki sağlıklı düşünen bir anne babanın yapmayacağı bir şeyi sevgi dolu Yaratıcımız yapar mı?

Volkan: Sanmıyorum.

Yehova Tüm Kötülüklere Son Verecek!

Metin: Ama şundan emin olabilirsiniz ki, Tanrı düzelmek istemeyen kötülere karşı kesinlikle harekete geçecek. Size bu konuyu netleştiren son bir ayet göstermek isterim. Mezmur 37:9. Siz okur musunuz?

Volkan: Tabii. “Kötülerin kökü kazınacak, fakat Yehova’ya ümit bağlayanlar yeryüzünü mülk edinecek.”

Metin: Teşekkürler. Yehova Tanrı’nın kötülere ne yapacağına dikkat ettiniz mi?

Volkan: Ayete göre Tanrı onların kökünü kazıyacak.

Metin: Evet, başka sözlerle Tanrı onları tamamen yok edecek. Ama iyi insanlar, yani “Yehova’ya ümit bağlayanlar” yeryüzünde sonsuza dek yaşayacak. Tabii bu durumda aklınıza başka sorular da gelebilir. Mesela Tanrı kötü şeyler yapan insanları neden en başından engellemiyor? Ve kötü insanları cezalandırmayı gerçekten düşünüyorsa bunu neden hâlâ yapmadı?

Volkan: Evet, düşündürücü sorular.

Metin: İsterseniz bir dahaki görüşmemizde Kutsal Kitabın bu sorulara ne cevap verdiğini gösterebilirim. *

Volkan: Olabilir, sevinirim.

^ p. 75 Daha fazla bilgi için Yehova’nın Şahitleri tarafından yayımlanan Kutsal Kitap Aslında Ne Öğretiyor? adlı kitabın 11. bölümüne bakın.